Başkan Uysal, Türkiye’yi sarsan ikiz depremin etkilediği Malatya, Adıyaman, Gaziantep ve Hatay’da incelemelerde bulundu. Başkan Uysal, Malatya’da katıldığı Halk TV’de yayımlanan Serhan Asker ile Görkemli Hatıralar programında, Muratpaşa Belediyesi’nin Antalya ve deprem bölgesinde devam eden çalışmaları hakkında bilgi verdi. Başkan Uysal, yaşanan afetin çok radikal tedbirler alınması gerektirdiğinin de altını çizdi ve şunları söyledi:

“Yasımızı tutarken bir taraftan da şehirlerimizde ilgili tedbirlerimizi hızla alalım. Ama bu bir toplam kültür işi. Bu bir toplam devlet politikası işi, toplum bilinci işi. Başta devletin, devleti yönetenlerin, devlet kurumlarının büyük bir ciddiyetle eğilmesi lazım ve hayatın her alanına da bu disiplinin sağlanması lazım. O zaman işte Türkiye, Türkiye olur. Lütfen artık daha fazla vakit kaybetmeyelim ve buna doğru ilerleyelim. Dünyada bulunduğumuz yer, ülkemizin hak ettiği bir yer değil. Yaşadığımız acılar, hak ettiğimiz acılar değil. Bunları aşmak zorundayız.”

Malatya’nın ardından Başkanı Uysal, Adıyaman Gölbaşı, ilk depremin merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık, Gaziantep'in Nurdağı ve Islahiye, Hatay Hassa ve Kırıkhan üzerinden Antakya'ya geçti. Başkan Uysal, Hassa’da Muratpaşa Belediyesi’nin Günoğlu Grup’la oluşturduğu aşevini ziyaret etti. Uysal, depremin ilk günü 6 Şubat’ta kurulan ve her öğünde 3 bin 500 kişiye hizmet veren aşevinin çalışmaları hakkında bilgi aldı.

Aşevinde insani yardım amacıyla İstanbul’dan gelen ekibin de aralarında bulunduğu grupla bir araya gelen Başkan Uysal, Muratpaşa Belediyesi olarak depremin etkilediği 5 ilde birden çalışmaları sürdürdüklerini söyledi. Türkiye’nin büyük bir darbe yediğini belirten Başkan Uysal, “Beraber, omuz omuza verip altından kalkacağız” dedi. Başkan Uysal, akşam saatlerinde ise Antakya’ya ulaştı. Başkan Uysal, Antakya’da karşılaştığı durumu sosyal medya hesabından şu sözlerle anlattı:

“Şehirde arama kurtarma çalışmalarının yerini enkaz kaldırma çalışmaları almış. Geçmişin güzelim Antakya'sı boş ve karanlık. Bir duvar yazısı fotoğrafı görmüştüm. Şöyle diyordu, ‘Umudunu yitirme. Geri döneceğiz Hatay.’ Hatay'ımız, Hataylımız geri dönsün, Adıyaman'ımız, Kahramanmaraş'ımız, Malatya'mız, Gaziantep'imiz, Şanlıurfa'mız, Osmaniye'miz geri dönsün. Türkiye'miz geri dönsün. Başımız sağ olsun.”