Sel ve taşkın riskleri ile su israfına karşı "yağmur bahçeleri" önerisi
, 18 Aralık 2020 14:06Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Benliay, Antalya'daki sel ve taşkın risklerine karşı yağmur bahçeleri sistemiyle hasarın önüne geçilebileceğini bildirdi.
Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Benliay, Antalya'daki sel ve taşkın risklerine karşı yağmur bahçeleri sistemiyle hasarın önüne geçilebileceğini bildirdi.Benliay, AA muhabirine, Antalya'da bu yıl gerçekleşen yağışlarda hasarlar oluştuğunu söyledi.
Tarımsal alanlarda zararlar olduğunu, yollarda taşkınlar ve seller gerçekleştiğini aktaran Benliay, yeşil altyapı sistemlerinin şehirlerde hala tam olarak oturmadığını dile getirdi.Sel ve taşkınları etkisini azaltabilecek önerilerden birinin yağmur bahçeleri sistemi olduğunu vurgulayan Benliay, şöyle konuştu:"Sel ve taşkınlara karşı verebileceğim en önemli tavsiye, yağmur bahçeleri ve su hasadı. Yağmur bahçeleri sistemiyle sel suları, üzerinde bitkilerin yetiştirildiği çevresinin geçirimli yüzeylerle kaplı çok derin olmayan çukur alanlarda biriktiriliyor. Bu çukurlar hem sel sularının şiddetinin etkisini azaltıyor hem de yüzey akışıyla kanallara ve sistemlere karışarak kullanılmaz hale gelmesinin önlemiş oluyor. Bunun ardından çukurlarda biriken sular daha sonra bahçelerde, araç yıkamada ve tarım alanlarının sulanmasında kullanılabilir. Su toplama havzalarının içinde en önemlisi yağmur bahçelerinin kullanımı geliyor."Yağmur suyu toplama yöntemi önemliAntalya'da yoğun olarak tarım ve sera üretiminin de yapıldığını hatırlatan Benliay, tarım ile sera alanlarının sel ve taşkınlara karşı uğrayacağı zararı en aza indirgemek için bu tür çalışmalar yapılabileceğini ifade etti.Benliay, yağmur suyu toplama yöntemlerinin ekoloji ve su yönetimi açısından büyük öneme sahip olduğunu belirterek, "Yaptığımız araştırmalarda, çatı gibi sert yüzeylerden toplanabilecek yağmur sularının yüzde 85'inin, kent parklarında yağmur sularının yaklaşık yüzde 21'inin yeniden kullanılabileceğini belirledik. Böylece bir konutun yıllık su ihtiyacının üçte birini yağmur sularıyla karşılayabiliriz." diye konuştu.Doğaya dayalı çözümlerle suyu yöneten, taşkın riskini düşüren ve su kalitesini artıran yeşil altyapı sistemlerinin kullanılmaya başlanmasını gerektiğini aktaran Benliay, günümüz teknolojisinde uygulanmaya başlanan akıllı kent sistemleriyle de bu tür doğal afetlerin ön görülebileceğini kaydetti.Akıllı kent sistemleriyle akıllı park, sulama yönetimi, aydınlatma sistem tasarımları gerçekleştirilebildiği gibi kent altyapı sistemlerinde oluşabilecek hatalarda sensörler yardımıyla belirlenebileceğini vurgulayan Benliay, bu sayede sel ve taşkın gibi afetler daha gerçekleşmeden belirlenip önlemler alınabileceğini, müdahaleler yapılabileceğini sözlerine ekledi.
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!