Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, infaz düzenlemesi teklifinin altında imzası bulunan AKP Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya’nın cezaevindeki gazeteciler ve aydınlara ilişkin, “İfade özgürlüğünü aşan bir durum var deniyorsa, bu bir ifade özgürlüğü değil, terör örgütü propagandası suçunu oluşturur” dediğini aktardı. Selvi, “Ona kapalılar” yorumunu yaptı.
Selvi, “CHP görüşmelerde Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Murat Ağırel ile Ahmet Altan ve Osman Kavala’nın durumunu gündeme getirmişti. Ali Özkaya’ya bu konuyu da sordum.
Bir önceki düzenleme ile Cumhurbaşkanı’na hakaret, şahsa karşı hakaret ve aşağılama, Türklüğü ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne alenen hakaret suçlarında istinaf mahkemelerinde kesinleşen davalara Yargıtay yolunu açtıklarını anlattı. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruyla birlikte üç kademeli bir güvence getirdiklerini söyledi. Cumhuriyet’çiler, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak bu şekilde tahliye olmuşlardı. Peki bu kez sınırlar yeniden genişletilmedi mi? Ali Özkaya, ‘Tüm bunlara rağmen bir kişi bunlardan geçerek mahkûm oluyorsa, Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru imkânından sonra da hâlâ burada ifade özgürlüğünü aşan bir durum var deniyorsa, bu bir ifade özgürlüğü değil, terör örgütü propagandası suçunu oluşturur”’dedi. Ona kapalılar.” Ifadesini kullandı.
Selvi yazısında şunları kaydetti:
İnfaz paketine en büyük eleştiri, siyasi suçluları kapsamadığı yönünde. Siyasi partilerle görüşmeler sırasında, HDP “şiddet” kriteri getirilerek terörden dolayı cezaevinde olanların da siyasi suç kapsamına alınmasını önermişti. Tabii parti yöneticileri ve belediye başkanları cezaevinde olduğu için onları kapsamayan bir ceza indirimini indirimden saymıyorlar. Öncelikle siyasi suç kavramında bir anlaşmak gerekiyor. Ali Özkaya da o noktaya işaret etti.
“Neyin siyasi suç olarak görüldüğüne bakmak lazım” dedi, ardından da ekledi: “Siyasi suçlar kapsam dışıdır demek doğru değil.”