Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin Türkan Saylan için düzenlediği anma etkinliğinde öğrencilerle kahvaltıda buluşan Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, öğrenciler ile sohbet ederek, merak ettikleri soruları yanıtladı. Türkiye’nin eğitim, ekonomi, hukuk ve diğer birçok alanda yıpratıldığını ifade eden Esen, haksız yargılanmaların da ayyuka çıktığını dile getirdi. Öğrencilerin barınma sorununa da değinen Esen, önümüzdeki yıl yaklaşık 350 öğrenci kapasiteli bir yurt inşa edeceklerini söyledi. Diğer yandan öğrencilerin en büyük sorundan biri olan yeme içme sorununa da çözüm aradıklarını belirten Başkan Esen, öğrenciler için çağın gereklerine uygun inşa edilmiş bir yemekhane yapmayı planladıklarını ifade etti.
ENFLASYON ÖĞRENCİLERİ DE VURDU
Gıda enflasyonun astronomik rakamlara çıktığını ve toplumun tüm kesimleri gibi öğrencilerin de son derece zor durumda olduğunu söyleyen Esen, gıda enflasyonu bu haldeyken öğrencileri yalnız bırakmayacaklarını dile getirdi. Öğrencilik döneminde kendisinin de yeme içme konusunda sorun yaşadığını belirten Esen, “Bugün baktığımızda yüzde 160’ları bulan enflasyon ile karşı karşıyayız. Gıda enflasyonunda en yüksek rakamlara sahip ülkelerden biriyiz. Biz bu haldeyken öğrencilerin ne durumda olduğunu tahmin edebiliyor ve görebiliyoruz. Dolayısıyla öğrencilerimizin yeme içme ihtiyaçlarını karşılayacak bir yemekhane yapmayı planlıyoruz. Bu proje için hazırlıklarımız sürüyor. Öğrencilerimizden gelen talepler üzerine çalışmalarımızı planlıyor ve hayata geçiriyoruz” şeklinde konuştu.
ÇAĞDAŞLIK GELENEKLERDEN KOPMA DEĞİLDİR
Çağdaşlık konusuna da değinen Esen, bir ülkenin çağdaşlaşmasının köklerinden ve geleneklerinden kopması anlamına gelmediğini vurguladı. Öğrencilere, tarihine, kültürüne ve geleneklerine bağlı kalarak çağdaşlık yolunda ilerlenmesi gerektiğini söyleyen Esen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nasıl bir Türkiye istediğimizi sorsalar hiç tereddüt etmeden ‘Çağdaş Bir Türkiye istiyoruz’ diye cevap veririz. Çağdaş olmak demek sadece batının benzeri olmak demek değildir. Çağdaş olmak demek, çağın gerektirdiği adaletin, eğitimin, sağlık sektörünün, ekonominin, sosyal yaşamın vb. şeylerin bizde de olması demektir. Yani çağdaşlaşmak, içinde bulunduğumuz dönemin gereklerine toplum olarak ulaşmaktır.”